Eyüp Buluşmaları kapsamında bir araya gelen Hocalarımız, Akademisyen ve STK Temsilcilerinin ittifak ederek altına imza attıkları “15 Temmuz Diriliş Süreci ve Görevlerimiz” konulu bildirinin okunduğu basın toplantısı 17 Ağustos’da Fatih Reşadiye Otel’de gerçekleştirildi.
Toplantıda, milletimizin eşsiz bir mücadele ile geri püskürttüğü bu darbe/işgal kalkışması sürecine ilişkin tespitler ve sürecin sonrası ile ilgili görev ve beklentiler kamuoyu ile paylaşıldı.
Bismillahirrahmanirrahim.
Öncelikle 15 Temmuz darbe girişiminde şer odakların tuzaklarını bozan Rabbimize hamd ediyor, bu hain saldırıyı göğsünde eriten yiğit milletimizi kutluyoruz. Bu vesileyle, katil darbecilere direnirken şehid düşen kardeşlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize de acil şifalar ve hayırlar diliyoruz.
TESPİTLER
*15 Temmuz 2016; milletimizin son haçlı saldırısını da geri püskürttüğü, istiklâline ve istikbaline sahip çıktığı gündür. Bundan böyle hiçbir şey 15 Temmuz öncesi gibi olmayacaktır, olmamalıdır.
*15 Temmuz 2016; “Çanakkale ruhu”nun, “millet ve ümmet şuuru”nun yeniden canlandığı bir milattır. Bugün yapılması gereken ise, bu imanıdiritutmak, 15 Temmuz ruhunutahkîm etmektir.
*15 Temmuz’da, yöneticisi ve yönetileni ile milletimiz, şer güçlere “Köle olmayacağız!” demiştir.
*15 Temmuz 2016 kıyamının ruh kökü, kalkış ve hareket noktası Salâ-Ezan, Tekbir ve Şehadettir.
*15 Temmuz Darbe girişiminde; İslam dinini tahrif ederek yeni bir din algısını oluşturmaya çalışan ve bu hususta İslam dışı tüm unsurlardan yardım alan Fethullah Gülen ve Hareketi maşa olarak kullanıldı. Aslında bu FETÖ’cü Paralel Çete; aklını, fikrini, iradesini ‘kutsal’ liderlerine teslim eden “mankurtlaştırılmış” insanlardan oluşmuştur. Ve bu örgüt, Kur’ân’ın yasaklamasına rağmen (Âl-i İmran/28; Nisa/144; Maide/51), İslâm düşmanı güç odaklarını velî/dost edinmiştir.
*Halbuki Müslüman; nefsini aklına, aklını imanına, imanını ve ibadetlerini de yalnız Allah’a has kılan ve teslim eden insandır.
GÖREVLERİMİZ
*15 Temmuz – 7 Ağustos 2016 ile başlayan “Direniş ve Diriliş Süreci”nde; Müslüman öncülere, fikir adamlarına, kanaat önderlerine, İslâm âlimlerine ve davetçilere büyük görevler düşmektedir:
*”Mü’mininmü’mine karşı durumu, bir parçası diğer parçasını sımsıkı kenetleyip tutan binalar gibidir.” hadis-i şerifi (Buharî, Salât, 88) gereği kenetlenen bu millete doğru ve dürüst öncülük yapılmalıdır.
*Şu andan itibaren, hiç kimse ve özellikle de davetçi hocalarımız; 15 Temmuz öncesindeki meşrep-mezhep ayırımlarına, fırka ve parti çekişmelerine, ideolojik gerilimlere dönülmesine ve 15 Temmuz – 7 Ağustos sürecinde kapanan sosyo-kültürel ‘fay hatlarının’ tekrar açılmasına izin vermemelidirler.
*İnsanımızı tekfîr, tefrîk ve tezyîf eden söylem, tavır ve tutumlara asla prim vermemeli; aksine kalpleri te’lif ve tevhîd etmeyi öncelemeliyiz. Halkımızı eleştirmek, suçlamak ve azarlamak yerine, “hikmetle ve güzel öğütle Rabbimizin yoluna” (Nahl/125) davet etmeli, hakkı ve hakikati dosdoğru anlatmalıyız. “Müjdeleyin, nefret ettirmeyin; kolaylaştırın zorlaştırmayın” (Müslim, Cihâd, 1732) hadisini, her zamankinden daha çok bu günlerde ilke edinmeli, halkımızı şefkatle kuşatmalı ve kucaklamalıyız.
*“Ümmetin Hocaları” olarak görülen şu heyet, “İslâm’ı önce Müslümanlara öğretmeli” ilkesi uyarınca, İslâm’ı önce kendilerine, sonra da bu aziz milletimize “doğru” tarzda öğretmelidirler.
BEKLENTİLERİMİZ
*Son darbeyi püskürten milletimiz, hâlâ darbe ürünü bir anayasa ile yönetilemez. Acilen halkın dini inanç ve değerlerine, gerçeğine, geleneğine ve hassasiyetlerine uygun bir anayasa yapılmalı ve halkımız dini inanç ve değerlerini dile getirip, ibadetlerini uygulamada tam anlamıyla özgür olmalıdır.
*Kamusal alan dahil tüm alanlarda yapılacak görevlendirmelerde ehliyet, liyakat ve emanete riayet esas alınmalı ve her türlü imtiyaz, iltimas ve adam kayırmanın önüne geçilmelidir.
*15 Temmuz darbe girişimine ve diğer suçlara karışanların tespitinde adalet ve hakkaniyet esasına tam uyulmalıdır. “Bir toplumdan hoşlanmamanız, sizi adaletten alıkoymasın” âyeti (Maide/8) ve Allah Rasûlü’nün (sav) “Kızım Fatıma da olsa cezasını vermekte tereddüt etmezdim” sözü ilkemiz olmalıdır.
*Diyanet Teşkilatı ve dinî camialar her türlü bidat ve hurafeleri bertaraf etmek için, Kur’ân ve Sünnet merkezli ve “sevâd-ı azam” eksenli, sahih ve kuşatıcı bir din anlayışını temsil etmelidir.
*15 Temmuz darbe girişimi sürecinde ciddi anlamda yıpranan ve aşınan “cemaat”, “imam” , “cihad”, “şeriat” vb. gibi İslâmî kavramları asli muhteva ve saygınlıklarına yeniden kavuşturmalıyız.
*İslâm’ın evrensel ruhunu ve mesajını zedeleyecek ya da tahrif edecek her türlü “ulusallaştırıcı”, “muhafazakârlaştırıcı” ve “modernleştirici” anlayış, yaklaşım ve yönlendirmelere kesin set çekmeliyiz.
*Müslüman halkımızın kendilerinden büyük görev ve sorumluluklar beklediği İslâm âlimlerimiz, önümüzdeki yeni sürecin inşasında güçlü ve etkin bir şekilde ve aktif olarak rol almalıdırlar.
Kısaca; ezilen ve horlanan ümmete bir umut ışığı olan 15 Temmuz ruhunu diri tutup, yeni nesillere benimsetmek için bu ruhu besleyen dini inanç ve değerlerimizi hep birlikte yeniden tahkim etmeliyiz.
Yüce Rabbimiz, ülkemizi ve İslâm âlemini, her türlü dâhilî ve haricî belâ ve musibetlerden korusun.
Bildiride İmzası Bulunanlar
Abdullah KAHRAMAN, Abdullah CİHANGİR, Abdullah BÜYÜK, Abdulmetin BALKANLIOĞLU, Abdullah TRABZON, Abdullah YILDIZ, Abdulaziz KUTLUAY, Abdulvahap EKİNCİ, Adnan DEMİRCAN, Ahmet AĞIRAKÇA, Ahmet BULUT, Abdulhamid KAHRAMAN, Ahmet TAŞGETİREN, Ali Rıza TEMEL, Ali Rıza DEMİRCAN, Ahmet Hamdi YILDIRIM, Ahmet VAROL, Ahmet SEMİZ, Bülent YILDIRIM, Celalettin VATANDAŞ, Emrullah HATİBOĞLU, Faruk BEŞER, Faruk KÖSE, Halil İbrahim KUTLAY, Hayreddin KARAMAN, Halil GÖNENÇ, Hüsnü AKTAŞ, İhsan Süreyya SIRMA, İhsan ŞENOCAK, İbrahim CÜCÜK, Kazım SAĞLAM, Kerim BULADI, Mehmet Salih EKİNCİ, Mehmet GÖKTAŞ, Mehmet FIRINCI, Muhammed Emin YILDIRIM, Mehmet ÇELEN, Mehmet PAKSU, Mustafa AĞIRMAN, Mehmet Beşir ERYARSOY, Metin KARABAŞOĞLU, Ömer Faruk AKKAYA, Mustafa KARATAŞ, Nureddin YILDIZ, Ömer DÖNGELOĞLU, Ömer Faruk KORKMAZ, Ramazan KAYAN, Ramazan ALTINTAŞ, Raşit KÜÇÜK, Recep SONGÜL, Şinasi GÜNDÜZ, Siraceddin ÖNLÜLER, Talha Hakan ALP, Vehbi KARAKAŞ, Vecdi AKYÜZ, Yaşar KANDEMİR, Yusuf KAPLAN, Yusuf Ziya KAVAKÇI