Siyer Vakfımızın Hicri 1441 Aile Yılı Projesi münasebetiyle Muhammed Emin Yıldırım Hocamızın “En Büyük Nimet Aile” serlevhası altında yapacağı konferanslardan sonuncusu gerçekleştirildi.
Ülkemizin ve dünyanın yaşamakta olduğu salgın süreci dolayısıyla yapılması planlanan programlarımızın bir kısmı gerçekleştirilememişti. Karaman’da yapılması planlanan ve süreç dolayısıyla iptal edilen “Aile ve Ramazan” programımızı Muhammed Emin Yıldırım Hocamız anlatımıyla istifadelerinize sunuyoruz.
Ders Notları
Ahzab Sûresi’nin 35. ayeti:
إِنَّ الْمُسْلِمِينَ وَالْمُسْلِمَاتِ Muhakkak, Müslüman erkekler ve Müslüman kadınlar
وَالْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ Mümin erkekler ve Mümin kadınlar
وَالْقَانِتِينَ وَالْقَانِتَاتِ İtaatkâr erkekler ve itaatkar kadınlar
وَالصَّادِقِينَ وَالصَّادِقَاتِ Doğru erkekler ve doğru kadınlar
وَالصَّابِرِينَ وَالصَّابِرَاتِ Sabreden erkekler ve sabreden kadınlar
وَالْخَاشِعِينَ وَالْخَاشِعَاتِ Haşyet duyan erkekler ve haşyet duyan kadınlar
وَالْمُتَصَدِّقِينَ وَالْمُتَصَدِّقَاتِ Sadaka veren erkekler ve sadaka veren kadınlar
وَالصَّائِمِينَ وَالصَّائِمَاتِ Oruç tutan erkekler ve oruç tutan kadınlar
وَالْحَافِظِينَ فُرُوجَهُمْ وَالْحَافِظَاتِ İffetli erkekler ve iffetli kadınlar
وَالذَّاكِرِينَ اللَّهَ كَثِيرًا وَالذَّاكِرَاتِ Allah’ı çok zikreden erkekler ve zikreden kadınlar
أَعَدَّ اللَّهُ لَهُم مَّغْفِرَةً وَأَجْرًا عَظِيمًا İşte bunlar için bağış ve büyük bir mükâfat hazırlanmıştır.”
Ayette geçen 10 ifadeden alınan 10 kavram
Teslimiyet
Emniyet
İtaat
Sadakat
Sebat
Haşyet
İnfak
Saimiyet
İffet
Zikr
“Ey iman edenler! Sizden öncekilere oruç farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki takvaya erersiniz.” (Bakara 2/183)
Ayetin 3 önemli mesajı:
1. Orucun tarihçesi
2. Orucun farziyeti
3. Orucun hikmeti
Abdullah b. Ömer (ra): “Kişi, kalbini tırmalayan, kendisini huzursuz eden şeyleri terk etmedikçe takva makamına ulaşamaz.” (Buhârî, Îmân, 1)
Efendimiz (sas) buyuruyordu ki: “Cennete, kalpleri kuş kalbi gibi olan insanlar girecektir.” (Müslim, Cennet, 27)
Takva ne değildir?
– Takva, eşittir zühd değildir.
– Takva, asla rol yapma, iyi görünme çabalarına girme değildir.
– Takva, sadece bilinen bazı ibadetlerle öne çıkma değildir.
Müttakîlerin vasıfları:
1. Bollukta ve darlıkta Allah için infak ederler.
2. Öfkelerine yenilmez, en zor anlarında öfkelerini yutarlar.
3. İnsanları affederler, öyle uzun soluklu intikam hislerini içerilerinde tutmazlar.
4. Bir günah işlediklerinde hemen tevbe ederler.
5. Asla kötülükleri için ısrar etmezler. (Âl-i İmrân 3/133-136)
6. İyi davranmayı hayatlarının esası kılarlar.
7. Geceleri pek az uyurlar.
8. Seher vakitlerinde istiğfar ederler. (Zariyat, 15-18)
Sahabeden Ebû Musa el-Eş’arî rivayet ediyor: “Nefsim ile ciddi savaşlar verdiğim bir gün Allah Resulü’nün yanına gittim ve O’na şöyle bir soru sordum: ‘Ya Resulullah! İyiliğin kemal noktası nedir?’ Efendimiz (sas) sorduğum bu soruya şöyle cevap verdi: “Gizli hallerinde bile, açık halinde yaptığın ameli yapmandır.” (Taberani, Mu’cemü’l Kebir, 290)
“Ey iman edenler! Eğer Allah’tan hakkıyla sakınırsanız, yani takvayı kuşanırsanız, O, size iyi ile kötüyü birbirinden ayırt edecek bir anlayış verir…” (Enfal, 29)
“Her kim Allah’a karşı takvalı davranırsa, Allah ona bir çıkış yolu gösterir.” (Talak, 2)
“Ey Müslümanlar!
Büyük ve mübarek bir ayın gölgesi üzerinize düştü. Bu, içinde ‘bin aydan daha hayırlı olan’ Kadir Gecesi’nin bulunduğu bir aydır.
Bu ay; Allah Teâlâ’nın, gündüzlerinde orucu farz, gecelerinde teravih namazını nafile olarak meşru kıldığı (mübarek) bir aydır.
Bu ayda kim bir hayr işlerse başka zamanlarda bir farzı yerine getiren kimse gibi sevap kazanır. Bir farzı eda eden de başka aylarda yetmiş farzı yerine getiren gibi sevap kazanır.
Bu ay sabır ayıdır. Sabrın karşılığı da cennettir.
Bu ay ihsan ve yardımlaşma ayıdır.
Bu ay müminin rızkının bereketlendiği bir aydır.
Kim bir oruçluyu iftar ettirirse bu, onun günahlarının bağışlanmasına ve cehennemden kurtulmasına sebep olur. İftar ettirdiği müslümanın aldığı sevaptan bir şey eksilmeksizin onun kazandığı kadar da ayrıca sevap kazanır.”
Sahabe hayran hayran bu sözleri dinlerken içlerinden biri: “Ya Resulullah! Bizim hepimiz bir oruçluyu iftar ettirecek imkâna sahip değildir ki!”… dedi.
Bunun üzerine Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem: “Allahû Teâlâ bu sevabı bir oruçluyu bir hurma veya bir yudum su ya da bir içim süt ile iftar ettirene de verir.” buyurduktan sonra hutbesine şöyle devam etti:
“Bu ay, evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennemden kurtuluş olan bir aydır. Kim (bu ayda) emri altındakilerin yükünü hafifletirse Allah onu bağışlar ve cehennemden azad eder.
Bu ayda dört şeyi çok yapınız. Bunların ikisi ile Rabbinizi hoşnut edersiniz; ikisinden de zaten uzak kalamazsınız. Rabbinizi hoşnut edecek iki işiniz; ‘Lâ ilâhe illallah’ diyerek Allah’ın birliğine şehadet etmeniz ve bağışlanma dilemenizdir. Uzak kalamayacağınız öteki iki şeye gelince, onlar da Allah’tan cenneti isteyip cehennemden kurtulmayı dilemenizdir.
Kim bir oruçluyu doyuracak olursa Allah onu benim havuzumdan sulayacak, o da cennete girinceye kadar bir daha susuzluk çekmeyecektir.” (İbn Huzeyme, Sahih, II/911; Beyhaki, Şuabu’İman, V/223)
Ramazan oruç ayıdır.
Ramazan şükür ayıdır.
Ramazan infak ayıdır.
Ramazan arınma ayıdır.
Ramazan tevbe ayıdır.
Ramazan istiğfar ayıdır.
Ramazan yenilenme ayıdır.
Ramazan muhasebe ayıdır.
Ramazan terbiye ayıdır.
Ramazan ibadet ayıdır.
Ramazan dua ayıdır.
Ramazan yardımlaşma ayıdır.
Ramazan dayanışma ayıdır.
Ramazan takva ayıdır.
Ramazan karar ayıdır.
Ramazan disiplin ayıdır.
Ramazan değişme ayıdır.
Ramazan Kur’an ayıdır.
“Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur’an’ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun…” (Bakara 2/185)
Ayetin verdiği mesajlar:
1. Ramazan’ın değer ve kıymetini
2. O değer ve kıymetin Kur’ân’ın nazilinden geldiğini
3. O Kur’ân’ın bütün bir insanlığa hidayet kaynağı olduğunu
4. O hidayet kaynağının doğruyu eğriden ayıran delilleri içerdiğini
5. Bütün bu nimetlere karşı bir ay oruç tutulması gerektiğini söyledi.
4 Soru:
Ramazan’ı kimlerle beraber geçirelim?
Ramazan saatlerini nasıl geçirelim?
Ramazan programımı nasıl yapayım?
Ramazan’da neler yapmayayım?
Ramazan’ı kimlerle beraber geçirelim?
Nefsimiz ile
Ailemiz ile
Salih İnsanlar ile
Sahâbe ile
Efendimiz ile (sas)
Kur’ânımız ile
Ramazan saatlerini nasıl geçirelim?
Kur’ân Saati
Siyer Saati
Tefekkür Saati
Nafile Saati
Evrad Saati
Dua Saati
Dava Saati
Rahmet Saati
Muhabbet Saati
Mükellefiyet Saati
Ramazan’da neler yapmayayım?
1. Gıybet yapmamalıyım.
2. Öfkelenmemeliyim.
3. İnatlaşmamalıyım.
4. Her türlü israftan uzak durmalıyım.
5. Tembelliğe düşmemeliyim.
6. Gereksiz meşguliyetlere girmemeliyim.
7. Medya ile mesafemi iyi ayarlamalıyım.
8. Reklama gerek duymamalıyım.
Sahabe’den Ebû Said el-Hudri bize naklediyor. Diyor ki: “Peygamber Efendimiz (sas) bir keresinde minbere çıkarken, her adımda “âmin” dedi.
Hutbesi bittikten sonra: “Yâ Resûlallah! Minbere çıktığınız zaman ‘âmin’ dediniz, her adımınızda bunu neden söylediniz?” diyerek sebebini sordular.
Buyurdu ki: “Cebrail (as) üç dua etti, ben de onlara âmin dedim!”
Birisi: Cebrail (as): ‘Annesine, babasına veya sadece onlardan birine ulaşmış bir evlat, (onlara güzel hizmet edip, onların hayır duasını alıp) cenneti kazanamadıysa, ona yazıklar olsun/burnu yerde sürtünsün!’ dedi, ben de âmin dedim.”
İkincisi: “Cebrail (as): ‘Sen peygamber olarak bir insanın yanında anıldığın zaman, sana salat-ü selâm getirmezse; ona yazıklar olsun! Onun burnu yere sürünsün!’ dedi. Ben de ona âmin dedim.”
Üçüncüsü: “Cebrail (as): ‘Ramazana eriştiği halde bir insan, Ramazanın feyzinden, bereketinden istifade edememiş, Ramazan gelmiş geçmiş de hâlâ Allah’ın mağfiret ettiği bir kul olamamışsa, Allah’ın affını, mağfiretini kazanamamışsa; yazıklar olsun o kula! Burnu yerde sürtsün!’ diye dua etti. Ben de ona âmin dedim.” (Buharî, el-Edebu’l-Müfred, 1/338; Taberanî, Mü’cemü’l-Evsat, 8994)