Siyer Vakfımızın Hicri 1441 Aile Yılı Projesi münasebetiyle Muhammed Emin Yıldırım Hocamızın “En Büyük Nimet Aile” serlevhası altında yapacağı konferanslardan ikincisi Almanya’nın Köln şehrinde gerçekleştirildi.
IGMG Köln Bölgesi’nin düzenlediği programda konuşan Hocamız, “Ailenin Kurulması” Konusunu işledi.
Avrupa’da yaşayan Müslümanların durumunun, siyeri incelediğimizde Hristiyanların hâkim olduğu, Müslümanların azınlıkta olduğu Habeşistan modeline benzediğini ifade eden Muhammed Emin Yıldırım Hocamız şunları aktardı:
“Dünyanın neresinde olursa olsun Müslümanların ortak derdi maalesef ailedir. O gün Habeşistan’daki Müslümanları iman üzere daimi bir halde tutan şey; iman esaslarına uygun olan bir aileye sahip olmalarıydı. Bugün bütün dünya firavunlara mahkûm olsa, yeryüzünün her tarafı küfürle, isyanla dolsa benim evim ve ailem iman üzereyse eğer ben Nuh’un gemisindeyim demektir. Eğer evlerimizi Allah’ın istediği gibi bir iman evi kılabilirsek nerede yaşadığımızın bir önemi yok.”
Bugün kendini Müslüman olarak gören insanların evlerinde yangın olduğunu söyleyen Hocamız, “Biz aileyi hem öneminden hem de eksiklerimizden dolayı konuşuyoruz. Bizim önceliğimiz evlerimizin içindeki yangını söndürmektir.” dedi.
Olayın vahametini anlatmak adına son 10 yıldaki evlenme ve boşanma rakamlarını bizlerle paylaşan Hocamız, sene boyunca Aile yılı münasebetiyle ailenin kurulması, korunması, kuşatılması, kırılması ve kaliteleşmesi konularını konuşacaklarını belirtti.
Bir aileyi niçin kurarız sorusuna verilen cevapların birçoğunun Rabbimizin bizden istedikleri ile örtüşmediğine dikkat çeken Hocamız ailenin kurulması dediğimizde 5 kavramı konuşmamız gerektiğini söyledi ve bu kavramlar üzerinden bizlere çok önemli mesajlar verdi.
Ailenin kurulması dediğimizde 5 kavram çıkar karşımıza:
1- Niyet
Evlilik ibadettir. Namazlarımıza başlarken nasıl niyetleniyorsak yuvalarımızı kurarken de niyetlenmeliyiz ve bu niyet selim ve sahih olmalı. Niyeti konuştuğumuzda “Neden evlilik?” diye bir soru sormalıyız ve bu soruya şu 5 cevabı vermeliyiz:
– Kulluğun ifası
– Neslin devamı
– Hayat yükünün paylaşımı
– İhtiyaçların karşılanması
– Huzurun temini
2- Nefes
Nefes, hayatta kalabilmemiz için muhtaç olduğumuz şeydir. Nefes içimize çekmek ve dışarı vermek olarak iki hareketten oluşur. Evlilik de nefestir. Evlilikte içimize çektiğiniz hava merhamet, dışarıya verdiğimiz hava ise meveddettir. Bu ikisi olmazsa nefessiz kalır, boğuluruz. Evliliklerimizde merhamet ve meveddet istenilen oranda olmadığı için yuvalarımızın havası bitmiş, boğuluyoruz.
Merhamet hem acımak hem acıtmamaktır ama acıtmamak, acımadan önce gelir.
Meveddet karşılıklı sevgidir. Erkeğin fıtratında güç ve kuvvet, kadının fıtratında narinlik ve duygusallık öndedir. Hal böyle iken erkek övülmeyi, kadın sevilmeyi bekler.
Merhametli olun, meveddetli olun, birbirilerinizi nefessiz bırakmayın ki aile olabilesiniz, hayatta kalabilesiniz.
3- Nimet
Allah Resulü (sas) dünyanın bir geçim yeri olduğunu ve dünyanın en kıymetli hazinesinin saliha bir kadın olduğunu buyurdu. Eğer salih ve saliha bir eşimiz varsa dünyanın en kıymetli nimetini elde etmişiz demektir. Peki, bizler eşlerimizi birer nimet olarak görüyor muyuz?
Allah Resulü (sas) saliha kadını tarif ediyor: Saliha kadın odur ki; kocası yüzüne baktığı zaman gönlünde bir sevinç oluşur. Saliha kadın odur ki; eşi kendinden bir şey istediği zaman o isteğini yerine getirme konusunda ona itaat eder. Saliha kadın odur ki; eşi yanında olmadığı zaman malını ve namusunu korur.
4- Nikâh
Nikâh yeryüzünün en asil amelidir. Nikâh şeytanı çıldırtan ameldir. Nikâh böyle bir amelse eğer neden zorlaştırıyoruz nikâhı?
Nikâh asalettir; insana onur ve şeref kazandırtır.
Nikâh berekettir; eve bolluk ve verimlilik kazandırtır.
Nikâh sükûnettir; ruha huzur ve dinginlik kazandırtır.
Nikâh muhabbettir; kalbe sevgi ve aşk kazandırtır.
Nikâh kuvvettir; aileye güç ve dayanıklılık kazandırtır.
5- Nizam
Nizam düzen, disiplin ve kurallara uygun bir biçimde yaşamak demektir. Peki, kuralı kim koyar? Kuralı ne kadın ne erkek koyar, kuralı Allah (cc) koyar… Allah’ın (cc) istediği gibi kurulan bir yuva İslam hanesidir. İslam hanelerinin sayıları arttığı zaman İslam cemaati, İslam cemaati çoğaldığı zaman İslam âlemi dediğimiz dünyaya nizam veren yapı ortaya çıkar.
Bugün ümmet olarak en büyük sorunlarımızdan birinin vahdet birliğinin olmayışı olduğunu dile getiren Muhammed Emin Yıldırım Hocamız, “Ümmette olmayan vahdet, bizlerin evlerinde var mı?” sorusunu sorarak, bizleri evlerimizdeki bu yangını söndürmeye ve vahdeti sağlamaya davet etti.
Evlerimizde vahdeti sağlayacak 5 temel alan:
1- Sofra Vahdeti
Evlerin sofraları, evlerin suffalarıdır. Çocukların yetiştiği en önemli yer sofralarımızdır. En az günde bir defa tüm aile bireyleri ile bir araya gelelim. İnanın o sofra başlarındaki muhabbetlerimiz bize nefes olacak.
2- Sayfa Vahdeti
Çok değil haftada 1 gün Allah’ın kitabından birkaç ayet, Hadis-i şeriflerden, Efendimizin (sas) sîretinden birkaç sayfa okuyun ki; okuduklarımız bize azık olsun ve nice güzelliklerin kazanılmasına vesile olsun.
3- Sevgi Vahdeti
Sevdiklerimizin sevdiklerini de sevme adına bir adım atalım.
4- Seyahat Vahdeti
Allah Resulü (sas) birçok önemli meseleyi muhataplarına seyahette aktardı. Eğer ilişkilerimiz yıprandıysa seyahat bizleri yenileyecek, tamir edecek.
5- Seccade Vahdeti
Evlerimizi namazsız bırakmayalım. Evlerimizde en az bir vakit namazı cemaatle kılalım ki; evlerimize rahmet ve bereket olsun.
Program, Muhammed Emin Yıldırım Hocamızın konferans sonrası ettiği dua ile nihayete erdi.