Muhammed Emin Yıldırım Hocamız geçtiğimiz günlerde düzenlenen bir konferans için Ankara’daydı. Yoğun katılımın gözlendiği programda konuşan Hocamız, “Bir Eğitimci Olarak Hz. Peygamber (sas)” serlevhası altında Peygamber Efendimiz’in (sas) eğitim alanındaki rehberliğini anlattı.
Sözlerine Efendimiz’in (sas), hepiniz çobansınız ve raiyetiniz altındakilerden mesulsünüz, hadisini hatırlatarak başlayan Hocamız, “Hepimiz bu açıdan bir muallimiz. Muallim olduğumuz için de hayatın her alanında yegâne örnek olan Efendimiz’in (sas) bu manadaki örnekliğini kuşanmak durumundayız.” dedi.
Hocamız, bir yerde talim ve terbiyeden bahsedilecekse orada, muallim, müteallim, mektep, müfredat ve menhec faktörlerinin bulunması gerektiğini, bu 5 şey yoksa tam anlamıyla talim ve terbiyeden bahsedilmesinin mümkün olmadığını belirtti.
Allah Resûlü’nün muallimliğini 5 temel serlevha altında işleyen Hocamız, bu maddeleri sıralayarak Efendimiz (sas) ve sahabe hayatlarının üzerinden örneklendirdi ve hayatlarımıza nasıl yansıtmamız gerektiğine dair bizlere önemli mesajlar verdi.
1- O’nun (sas) muallimliğinde “kâl” dilinin yerine hal dili vardır.
Hayatın içerisinde en çok eksik bıraktığımız alan budur. Sözlerimizi hayatlarımızla tasdikleyemediğimiz için sözlerimiz etki etmiyor. Sahabe bizim gibi sözü israf etmediler.
2- O’nun (sas) muallimliğinde menfaatin yerine merhamet vardır.
3- O’nun (sas) muallimliğinde adavetin yerine muhabbet vardır.
Sevgi veraset ile olur. Çocuklarımıza sevgi, muhabbet yerine adavet yüklüyoruz. Adavet yüklediğimiz için de çocuklarımız Allah’ı, Resulünü, Sahabeyi ya da Müminleri sevemiyorlar.
4- O’nun (sas) muallimliğinde eşitliğin yerine adalet vardır.
Eşitlik her zaman adalet değil, bazen de zulümdür.
5- O’nun (sas) muallimliğinde aceleciliğin yerine sebat vardır.
O’nun (sas) muallimliğinde sebat var, hiç kimseden ümit kesmek yok.
Kur’an’da 950 sene boyunca oğlu için gözyaşı dökmüş Nuh peygamberi okuyoruz ama bir vakit namaz veya bir hata yüzünden çocuklarımızın üstünü çiziyoruz. Aceleci davranıyor, sebat etmiyor, dua gibi bir silahımız varken onu kullanmıyoruz…