Kur’an Yılı münasebeti ile Avrupa’da yapılan “Kur’an’ın Yıldızları” programlarının üçüncüsü Almanya’nın Dortmund şehrinde yapıldı.
İslam Toplumu Milli Görüş Teşkilatı’nın ev sahipliliğinde gerçekleşen programa katılım oldukça yoğundu. IGMG Bölge Başkanı Abdullah Kodaman, IGMG İrşad Genel Başkanı Celil Yalınkılıç’ın açılış ve selamlama konuşmalarıyla başlayan program Bünyamin Topçuoğlu’nun Kur’an’ı Kerim tilavetiyle devam etti. Kur’an’ı Kerim tilavetinin ardından Muhammed Emin Yıldırım hocamız sahneye davet edildi.
Hocamız, bize kulluk yolunda nasıl doğru yüründüğünü anlattıkları için biz sahabe efendilerimizi konuşuyoruz, bugün de Kur’an’a aşık Abbâd b. Bişr (r.a.) efendimizden hayatımıza bir şeyler katmak adına buradayız diyerek sözlerine başladı.
Muhammed Emin Yıldırım Hocamız Kur’an’a âşık olmanın yollarını beş madde altında toplayarak kısaca bu maddelere değindi:
Alim = Bilen olmak
Abid = İbadet eden olmak
Arif = Tanıyan olmak
Amil = Yaşayan olmak
Akif = Direnen olmak
Abbad isminin çok ibadet eden manasında olduğunu söyleyen hocamız, sahabe efendilerimizin sadece söz adamı değil hal adamı olduklarını vurguladı ve “Onlar söylediği her şeyi yaşadı, yaşadığı her şeyi de söylediler. Dillerinde ne varsa hayatlarında da o vardı. Bizim hayatlarımız sözlerimizi tasdik etmediği için söylediklerimiz tesir etmiyor.” Dedi.
İman Yolunda 13 Yıllık Bir Hayat
Hz. Abbad Bin Bişr’in (r.a.) iman ettikten sonra 13 yıl yaşadığını, şahit olarak yaşanan bir ömrün mükâfatı olarak da şehit olarak vefat ettiğini belirten hocamız bunda Efendimiz’in “Allah’ım sen Abbad’a merhamet eyle.” Diye ettiği duanın da payını “Eğer Efendimiz (sas) merhamet dilemişse aslında o şehadet duası yapmıştır. Sahabe bunu bildiği için Efendimiz’e (sas) bize dua et şehit olalım demez, dua et Allah bize merhamet etsin derlerdi.” Sözleriyle ifade etti.
Ümmetin Faziletlileri
Hz. Abbad Bin Bişr’in (r.a.) hayatına, Peygamber Efendimiz’in (sas) gözünde onun değerine şahit olan Hz. Aişe (r.a.) anamız bize şunu aktarıyor:
“Vallahi ben Resulullah’dan (sas) şu 3 ensar kadar faziletlerine ait başka şey duymadım; Abbad bin Bişr, Sa’d Bin Muaz, Useyd İbn Hudayr (r.a.)..
Allah’ın Ayetlerini Ölüme Tercih Etmek
Peygamber Efendimiz’in (sas) arkasında onu adeta adım adım takip eden ve Bedir, Uhud gibi gazveden gazveye koşan Abbad b. Bişr’in (r.a) hayatında Zatürrika gazvesinin ise ayrı bir yeri vardır diyerek hocamız şu hadiseyi nakletti:
“Sefer dönüşü Peygamber Efendimiz (sas) “Bu gece bize kim nöbet tutacak?” buyurunca öne çıkan şu iki isim oldu: Abbad Bin Bişr ve Ammar Bin Yasir (r.a.). Efendimiz’in (sas) görevlendirdiği noktada nöbete başlayan sahabe efendilerimiz, gecenin ilerleyen saatlerinde ortamın sakinliğini görünce şöyle bir karar aldılar; birimiz uyuyalım diğeri nöbet tutsun ve daha sonra yer değiştirerek diğeri istirahat etsin. Önce Ammar bin Yasir (r.a.) uyudu. Ortamı bir müddet daha kolaçan eden Abbad B. Bişr (r.a.) efendimiz de onun yanında namaza durdu. O sırada onları uzaktan gözetleyen bir müşrik, sahabe efendilerimizin birinin uyuduğunu diğerininse namaz kıldığını görünce, bulunduğu yerden Abbad B. Bişr (ra) efendimize ok atıyor. Abbad B. Bişr (ra) efendimiz koluna isabet eden oku çıkarıp atıyor ve namazına devam ediyor. Müşrik tekrar isabetli bir ok atıyor ve Abbad b. Bişr (ra) namazına devam ediyor. Üçüncü okun ardından sahabe efendimiz oku çıkarıyor ama kanlar içinde yere düşüyor ve ayağıyla Ammar bin Yasir (ra) efendimizi uyandırıyor. Ammar Bin Yasir (ra) durumu görüp de neden daha önce haber vermediğini sorduğunda ise Abbad B. Bişr (ra): Namazda Kehf suresini okuyordum. Öyle tatlıydı ki kesmeye gönlüm el vermedi. Eğer Allah Resulü’nün (sas) bize verdiği nöbet görevi olmasaydı sen beni ancak bu namazda ölmüş olarak görürdün…”
Bu hadise üzerinden sahabenin kıldığı namaz ile bizim kıldığımız namazın farkına vurgu yapan hocamız “Namaz kılarken etrafımızda kimsenin gürültü yapmamasını isteyen bizler eğer namazı gerçekten Allah ile buluşma, Kur’an okumayı da gerçekten Allah ile konuşma olarak anlayabilseydik, işte o zaman namaza başladık mı bizim için de hayat dururdu.” Dedi.
Şehadetle Noktalanan Bir Ömür
Efendimiz’in (sas) Abbad Bin Bişr’den (ra) razı ve memnun bir biçimde vefat ettiğini belirten hocamız onun Hz. Halid Bin Velid (r.a.) komutasındaki ordudayken gördüğü bir rüyayı ve tabirini kendi dilinden aktardı: “O günlerde şöyle bir rüya gördüm: Gökyüzünde bir kapı açıldı üstüme, sonra birden kapandı. Ben bunu şöyle tabir ediyorum. Herhalde Allah beni huzuruna şehit olarak alacak.”
Yemame’nin en zor zamanlarında yüksekçe bir tepeye çıkarak “Ey Ensar topluluğu! Allah Resulüne (sas) Akabe’de verdiğiniz sözü hatırlayın. Huneyn’de verdiğiniz sözü de hatırlayın. Şimdi Resulullah’a (sas) verdiğiniz sözleri yerine getirme zamanıdır. Ben Ensar’dan yiğitler bekliyorum kim varsa öne çıksın, öncü biz olalım ve bu beladan Müslümanları kurtaralım. Kılıçlarınızın kınını kırın. Bundan sonra artık kılıçlarımızı kınına sokmak bize yakışmaz.” Diyerek inandığı dava uğruna yiğitçe savaşan Abbad B. Bişr (r.a.) efendimiz, adına Hadikatül Mevt yani Ölüm Bahçesi de denilen o meydanda Muhacir kardeşi olan Ebu Huzeyfe İbni Utbe (r.a.) ile birlikte şehadet şerbetini içen onlarca sahabe efendimizden birisi oldu.
Hocamız Kur’an’ın Aşığı serlevhasıyla anlattığı Abbad Bin Bişr’in (r.a.) hayatından hayatımıza aktarmamız gereken, aşık olmanın ne demek olduğunu, nasıl aşık olabileceğimizi ve o aşkı hayatımıza nasıl nakşedebileceğimizi anlatan şu 5 maddeyi bize emanet ederek konuşmasını tamamladı.
1. Ey 21. asırda Almanya’da Kur’an’ın aşığı olmak isteyen mümin! Aşk adama ter döktürür! Dünyevi bir menfaat için neler neler yapıyorsun; Kur’an’ı öğrenip, onun âlimi olmak için ne yaptın? Terlemeyen âşık olabilir mi?
2. Ey 21. asırda Almanya’da Kur’an’ın aşığı olmak isteyen mümin! Aşk adama bedel ödettirir! Geçici ve değersiz şeyler için neler, neler yapıyorsun; Kur’an’ın üzerinde tefekkür edip, onun ayetleri üzerinde irfan mesajlarını elde etmek ve arif olmak için ne yaptın? Bedel ödemeyen âşık olabilir mi?
3. Ey 21. asırda Almanya’da Kur’an’ın aşığı olmak isteyen mümin! Aşk adamı uykusuz bırakır! Sevdiğin biri için kaç geceni feda ediyor, neler neler yapıyorsun; Kur’an’ı kendine sırdaş ve yoldaş edinip, gecelerini onunla süsleyerek abid olmak için ne yaptın? Uykusuz kalmayan âşık olabilir mi?
4. Ey 21. asırda Almanya’da Kur’an’ın aşığı olmak isteyen mümin! Aşk adamı yollara düşürür! Gönül verdiğin bir şeyi elde etmek için neler, neler yapıyorsun; Kur’an ‘yola çık, yola çıkar, yolda kal, yolun hakkını ver, yolda öl’ diyerek seni amil olmaya çağırırken, sen amil olmak için ne yaptın? Yola çıkmayan âşık olabilir mi?
5. Ey 21. asırda Almanya’da Kur’an’ın aşığı olmak isteyen mümin! Aşk adama sabrı ve sebatı kuşattırır. Elde etmek istediğin bir şey için neler, neler feda ediyorsun. Kur’an’ın ahkâmı ile amel etmek, ahlakı ile ahlaklanmak, akîf olmayı gerektirirken, sen akîf olmak için ne yaptın? Sabrı kuşanmayan âşık olabilir mi?