Hadis Yılı Projesi kapsamında yapılan Nebevi Ufuk programlarının sekizincisi Malatya’da gerçekleştirildi.
Din-Bir-Der Malatya Şubesinin düzenlediği programda konuşan Hocamız, “Nebevi Ufuk’ta Daimi Gündem: Tevhid” konusunu anlattı.
İmanımızın en temel esası olan tevhidin bir olan Allah’ı birlemek olduğunu söyleyerek sözlerine başlayan Hocamız, tevhidin Kur’an’ın ana konularından biri olduğunu belirterek Kur’an’da tevhidin 3 alanına vurgu yapıldığına dikkat çekti.
1- Uluhiyette Tevhid : Allah’tan (cc) başka ilah yoktur.
2- Ubudiyette Tevhid : Allah’tan (cc) başka ibadet edilecek yoktur.
3- Rububiyette Tevhid : Allah’tan (cc) başka hüküm koyacak olan yoktur.
Mekke toplumunun İslam ile tanışmadan önce de dini olarak çok canlı bir toplum olduğunu söyleyen Hocamız, Efendimiz’in (sas) karşısında duran zümrenin kendini dindar olarak tanımlayan, Allah’a inandığını söyleyen, oruç tutan, kurban kesen, hac yapan bir zümre olduğunu söyledi. Bu zümrenin Allah Resulünün (sas) getirdiği mesajla ters düştükleri en temel meselenin tevhid olduğunu vurgulayan Hocamız, “Çünkü tevhid asla ortak kabul etmez.” dedi.
Muhammed Emin Yıldırım Hocamız Nebevî Ufuk’ta tevhid meselesini 5 ana başlık altında toparlayarak, asr-ı saadet üzerinden ibret almamız gereken bazı hadiseleri bizlerle paylaştı.
1- Nebevi Ufuk’ta tevhid dediğimiz zaman, Hz. Adem’den (as) Efendimiz’e (sas) kadar gönderilen bütün peygamberlerin ortak davası demiş oluruz.
İlk insan ile başlayan bu dava son insana kadar devam edecek, kıyamete kadar mümin ve mümine olan herkesin bir iman davası olacak ve bu iman davası her zaman tevhidin üzerinden şekillenecek. Peygamberler, muhataplar, coğrafyalar, şeriatlar, usuller değişse de değişmeyen tek hakikat tevhiddir.
2- Nebevi Ufuk’ta tevhid dediğimiz zaman, 23 yıl boyunca Efendimizin (sas) gündeminden düşmeyen ve daimi bir gündem olan bir hakikat demiş oluruz.
Efendimizin (sas) 23 yıllık nübüvvet dönemi boyunca nerede ve hangi zeminde olursa olsun temel gündem her zaman tevhid oldu.
3- Nebevi Ufuk’ta tevhid dediğimiz zaman, Efendimizin (sas) tesisi ve muhafazası noktasında en hassas olduğu mesele demiş oluruz.
Allah Resulünü (sas) en çok öfkelendiren şey tevhide ait bir meselenin zedelenmesiydi.
4- Nebevi Ufuk’ta tevhid dediğimiz zaman, bir tevhid cemaati olan sahabenin nasıl tevhid kahramanları olduğuna dair bilgileri konuşmuş oluruz.
5- Nebevi Ufuk’ta tevhid dediğimiz zaman, Müslümanların vahdetinin tevhidden geçtiğini ikrar ederiz.
Saffet olmadan tevhid, tevhid olmadan vahdet, vahdet olmadan ümmet olmaz.
Muhammed Emin Yıldırım Hocamız konferansının sonunda, konuşulan hakikatleri hayatlarımıza da yansıtmamız için bizlere 5 sorumluluk vererek sözlerini nihayete erdirdi.
1- Gelin bir tecdidi iman seferberliği başlatalım.
Aynen sahabenin yaptığı gibi oturup iman hakikatleri üzerinde tefekkür ederek imanımızı tazelemenin gayretini verelim.
2- Bize imanı anlatan en temel kaynak aziz Kitabımız Kur’an’dır. Kelime-i Tevhidin “la ilahe” kısmını bize en iyi anlatan Kâfirun Sûresi ve “illallah” kısmını bize en iyi anlatan İhlas Sûresini tefsiri ile birlikte okuyarak imanı ve tevhidi daha iyi kavramaya çalışalım.
3- Allah’ı (cc) bize tanıtan en önemli vesile Cenab-ı Hakkın isimleri olan Esma-ül Hüsna’dır. Gelin o güzel isimler üzerinde tefekkür edelim, O’nun (cc) isimleri ile ahlaklanmaya çalışalım.
4- Efendimiz’in (sas) bize Rabbimizi (cc) anlattığı hadisleri okuyup yeniden gündemimize alarak, Efendimizin (sas) Allah (cc) ile olan münasebeti üzerinden, Rabbimiz (cc) ile olan münasebetlerimizi düzenleme adına gayret edelim.
5- Allah’tan (cc) ve imandan mahrum olan kardeşlerimize Rabbimizi (cc) ve imanı anlatmak adına bir hedef ve gayretimiz olsun.
Nebevî Ufuk Projesinin bir sonraki programı “Nebevi Ufuk’ta Peygamberler Diyarı Kudüs” konulu programla 14 Ocak’ta Almanya Münih’te gerçekleştirilecek.