Ümmet-i Muhammed, insanlık içerisinden çıkarılmış en hayırlı ümmettir.
Bu ümmete, Cenab-ı Hak birçok güzellikler nasip etmiştir. Bahşedilen bu nimetler içerisinde, Hz. Peygamber (sas) üzerinden verilen en güzel hediyelerden bir tanesi de hiç şüphesiz İsrâ ve Mirâç’tır. Peki, nedir İsrâ ve Mirâç?
NEDİR İSRÂ?
– İsrâ, bir gece yürüyüşüdür. Gece yürümeyen, nasıl menzile varsın ki?
– İsrâ, yönünü kıble edinip, mescide doğru yürümektir. Mescide yürümeyen nasıl mirâca yükselsin ki?
– İsrâ, Mekke’yi Kudüs, Kudüs’ü Mekke bilmektir. Yeryüzünü mescid olarak görmeyen nasıl namazı anlasın ki?
– İsrâ, Allah’ı (cc) her ne akla gelirse ondan tenzih ederek, tevhide ermektir. Sübhanallah demeyen/diyemeyen nasıl İsrâ ve Mirâç’ı anlasın ki?
– İsrâ, satırlardaki ayetleri okuduğu gibi, hayatın içerisindeki ayetleri de okuyabilmektir. Elde olanın hakkını vermeyen, nasıl elinde olmayanları hak edebilsin ki?
NEDİR MİRÂÇ?
– Mirâç, bir beşer olarak insanın varacağı en son noktadır.
– Mirâç, zirvelere çıktıktan sonra, bir daha vazifenin başına dönmektir.
– Mirâç, her müminin namazla elde edebileceği bir seviyedir.
– Mirâç, ilme’l-yakîn bilinen hakikatlerin, hakke’l-yakîn ve ayne’l-yakîn olarak bilinmesidir.
– Mirâç, bir beşerin elinden gelenleri yaptıktan sonra, Allah’ın (cc) iltifat ve müjdelerine muhatap olmaktır.
Rabbimizden niyazımız bu gecenin hepimiz hakkında hayırlara vesile olmasıdır.
Bu gece, bütün bir insanlığın hidayetine, ümmetimizin vahdetine, bizlerin kardeşliğine vesile olsun.