Muhteşem Ahlak derslerimizin bu haftaki konusu yine evlilik ahlakı idi. Muhammed Emin Yıldırım hocamız, “Nikâhta Keramet, Nikâsızlıkta Felaket Vardır” serlevhasında, nikâhın öneminden, anlamından, denklik meselesinden, evliliğin ideal yaşının ne olması gerektiğinden ve daha birçok mühim meselede Hz. Peygamber’in (sas) ideal rehberliğinden bahsetti.
Dersten Cümleler
Modernleşen dünya, İslam dünyasını da modernleştiriyor. Ancak bizdeki modernleşme bir nitelik problemi yaşıyor. Bu problemleri dört başlıkta sıralayabiliriz:
1- Sanayileşme olmadan kentleşme
2- Üretime dönük insan gücü yetiştirememe ve ezberci eğitim
3- İlim zihniyetinin gelişmemesi ve Din’in ruhen hayatımızdan çıkışı ve çöküşü
4- Kapitalist düzende nasıl yaşayacağımızı öğrenmeden, böyle bir düzende yaşama ve bunun getirdiği tamah ve tüketim. (Kenyalı Alim Ali Mazruî)
Bakara Sûresi 205. ayetinde, ekinlerin ve nesillerin ifsad edileceğinin haber verilmesi…
Müslümanlar olarak çağrımız her şeye rağmen nikâha/evliliğe olmalı…
Benî İsrail ailelerinin Firavun ile mücadelesi…
Bütün Firavunların korkusu bir Musa’dır.
“Nikâhta keramet vardır.”
Nikâh demek, evlilik demektir.
Keramet, kereme fiilinin mastarıdır. Anlamı, cömertlik, mertlik, hürmetli, saygılı, onurludur.
Nikah asalettir; insana onur ve şeref kazandırtır.
Nikah berekettir; eve bolluk ve verimlilik kazandırtır.
Nikah sükunettir; ruha huzur ve dinginlik kazandırtır.
Nikah muhabbettir; kalbe sevgi ve aşk kazandırtır.
Nikah kuvvettir; aileye güç ve dayanıklılık kazandırtır.
Nikah asalettir; insana onur ve şeref kazandırtır.
“Eğer bunlar fakir iseler, Allah kendi lütfu ile onları zenginleştirir.” (Nur Sûresi, 32)
Hz. Ömer: “Allah’ın kitabında bu ayet olmasına rağmen halen fakirlik bahanesi ile evlenmeyen adama şaşarım.”
“Kadınlarla evlenin, çünkü gerçekten onlar malları ile gelirler (zenginliğe sebep olurlar)“ (Hâkim, el-Müstedrek, 2/174)
“Üç kişi vardır ki; onlara yardım etmek Allah üzerine bir haktır. Efendisiyle yazışma yapan köle, nâmusunu korumak niyetiyle evlenen kişi, bir de Allâh yolunda cihada çıkan mücahid.” (Tirmizî, Fedâilü’l-Cihâd, 20, Nesâî, Nikâh, 5)
Aile, dengeyi sağlayan terazi, yapıyı koruyan destek ve saldırılara karşı giyilen zırhtır.
Nikâh meselesini konuşurken, ilk konuşulacak mesele denkliktir.
Nikahta denklik der demez karşımıza çıkacak üç temel mesele vardır.
1- Dinde Denklik
2- Dindarlıkta Denklik
3- Durumlarda Denklik
Dinde Denklik:
Müslüman bir erkeğin Ehli Kitap’tan bir hanım ile evlenebileceğini belirten ayet, Maide 5.
Müşrik erkek ve kadınlarla evlenilemeyeceğini belirten ayetler, Bakara 221 ve Mümtehine 10.
Müslüman bir kadının Ehli Kitap’tan bir erkek ile evlenemeyeceğini ise Hz. Cabir’den gelen rivayette, Peygamberimiz beyan ediyor: “Biz ehl-i kitabın kadınlarıyla evlenebiliriz, fakat onlar Müslüman kadınlarla evlenemezler.” (İmam Şafii, Ümm, 5/6); Beyhakî, Sünen, 7/172)
Dindarlıkta Denklik
Nur Sûresi 3. ayette belirtildiği gibi zina eden erkek ancak zina eden bir kadınla, zina eden bir kadında zina eden bir erkekle evlenmelidir.
Yine aynı sûresinin 26. ayetinde söylendiği gibi, kötü kadınlar kötü erkeklere, temiz kadınlarda temiz erkeklere, yakışırlar, yaraşırlar.
Durumlarda Denklik
Durumlarda denklik, soyda, boyda, malda, fizikte ve kültürel alanlarda denkliktir.
Bir Müslüman hanımın asli vazifesi anneliktir.
1- Evlilik Allah’ın emri, Peygamberlerin sünneti olmasına rağmen neden bazı alimlerimiz bekarlığı seçmişlerdir?
2- Evliliğin erkek ve kadın için ideal bir yaş ortalaması ve sınırı var mıdır?
3- Evlenecek duruma gelen gençler için aracılık yapmak doğru mudur, yapılacaksa nasıl yapılmalıdır?
4- Kız isteme olduğu gibi oğlan istemede mümkün müdür?
5- Oğlan yada kızın rızası olmadan evlilik yaptırılabilir mi?
Evlilik Allah’ın emri, Peygamberlerin sünneti olmasına rağmen neden bazı alimlerimiz bekarlığı seçmişlerdir?
Abdülfettah Ebû Gudde’nin, “Ülemaü’l-Uzzab/Bekar Alimler” isimli bir kitabı var.
Evlilik bazıları için farz, vacip sünnet, mekruh ve bazıları için haram olabilir.
Evliliğin erkek ve kadın için ideal bir yaş ortalaması ve sınırı var mıdır?
Evliliğin yaşı yok, zamanı var…
“Ey Ali! Üç şeyi geciktirme, vakti geldiğinde namazı kılmayı, hazır olduğunda cenazeyi defnetmeyi, dengini bulduğunda evlenmeyi…” (Tirmizi, Salat, 13; Tirmizi, Cenaiz, 73)
Her buluğa eren, rüşde ermiş olur mu?
Buluğ fiziksel olgunluk, rüşd aklî olgunluktur.
Evlenecek duruma gelen gençler için aracılık yapmak doğru mudur, yapılacaksa nasıl yapılmalıdır?
“ Kim iyi bir işe aracılık ederse onun da o işten bir nasibi olur. Kim kötü bir işe aracılık ederse onun da ondan bir payı olur. Allah her şeyin karşılığını vericidir.” (Nisa Süresi, 85)
Kız isteme olduğu gibi oğlan istemede mümkün müdür?
“Semekandi’nin Tuhfesini şerh etti ve kızıyla evlendi.”
Oğlan yada kızın rızası olmadan evlilik yaptırılabilir mi?
Hz. Ebu Hureyre naklediyor: “Kendi onayı alınmadıkça dul kadınla, kendisinden izin alınmadıkça da genç/bakire kız ile nikah yapılmaz/evlenilemez.” Oradaki Sahabilerden biri dedi ki: Ya Resulullah! Genç bir kızın izni nasıl olur? Efendimiz (sas) dedi ki: “Sessiz kalmasıyla!” (Buhari, Nikah, 42)
Ebû Hureyre’den rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber (sas) bir gün şöyle buyurdu: “Kadın dört sebepten biri için alınır: Malı, soyu, güzelliği ve dindarlığı. Sen dindar olanı seç. (Aksi halde) sıkıntıya düşersin.” (Buhârî, Nikâh 15; Müslim, Radâ, 53)
Yusuf Has Hacip’in, Kutadgu Bilig/Mutluluk veren bilgi isimli kitabından:
“Evlenmek isteyen kimseler şu dört çeşit kadın ile evlenirler: Zengin, güzel, asil, takva sahibi… Bunlardan hangisinin daha iyi olduğunu söyleyeyim: Zengin kadınla evlenirsen, kendini onun esiri durumuna sokarsın. O malına güvenerek, dilini uzatır; senden birçok şeyler ister ve onun bütün arzularını yerine getirmek icap eder. Güzel kadınla evlenirsen güzellik geçicidir. Birde duyulmuşsa o kadının güzelliği milletin diline düşersin. Asalet ve büyüklüğe bakarak evlenirsen, o büyük aile içinde küçük kalırsın. Ama evleneceğin kadın takva sahibi olursa, her dört şeyi birlikte elde etmiş olursun: Arzun zenginlik ise, o tasarruf ederek seni zenginleştirir. Ahlâkı güzel olan güzel görünür. Kadının güzelliği ve asaleti onun tavır ve hareketidir. Bunu bilen bilir. İşte bundan dolayı ister kadın, ister erkek olsun, eş seçiminde yegâne ölçün dindarlık olsun.”