Siyer Vakfımızın Hicri 1440 Sahabe Yılı projesi kapsamında düzenlenen, Yıldızlardan Dersler 8. Programı Hollanda Amsterdam’da gerçekleştirildi.
Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programda konuşan Muhammed Emin Yıldırım Hocamız, Sahâbe örnekliğinde aileyi anlattı.
Bu ümmeti oluşturan bireyler olarak bizler, aileyi Kur’an nesli sahabenin örnekliğinde anlayamazsak ümmetimizin problemlerinin hiçbir zaman bitmeyeceğini belirterek sözlerine başlayan Muhammed Emin Yıldırım Hocamız şunları aktardı: “Evlerimizde yangın, huzursuzluk, tefrika var ki ümmetimizde de aynı problemler var. Çünkü sokaklarımız, caddelerimiz evlerimizin dışarı yansımaları. Eğer ihya ve inşayı konuşacaksak işi başlatacağımız nokta kendi ailemiz olmalı.”
Ellerimizde son kale olarak ailenin kaldığını söyleyen Hocamız Sahâbe Nesli ve Aile dediğimiz zaman ne anlamamız gerektiğini maddeler halinde bizlere açıkladı:
1- Sahabe nesli ve aile dediğimiz zaman; dünyada cennetin kokusunu duyabileceğimiz bir örnekten bahsetmiş oluruz.
“Evlerimiz cennet bahçelerinden bir bahçedir.“ buyurur Allah Resulü (sas). Bu bahçeyi hissettiğimiz bir aile var; Hz. Ali’nin (ra) ailesi… Hz. Ali (ra) diyor ki;
“Yoğun koşuşturmanın ardından, Fatıma bana kapıyı açtığında benim ona bir nazarım, onun bana bir bakışı bütün yorgunluklarımı unutturdu.”
Allah Resulü (sas) Hz. Hatice’nin (rah) vefatından sonra yıllar geçse bile yine de Haticem diyor, onu anıyordu.
2- Sahabe nesli ve aile dediğimiz zaman; Peygamber Efendimiz’den (sas) önceki peygamberlerin de en büyük imtihanlarından bahsetmiş oluruz.
Hz. Nuh, Hz. İbrahim, Hz. Lut ve daha birçok Peygamberin imtihanları aile olmuştur.
Bizim bahanelere kapı açmaya hakkımız yok. Çünkü Firavunun evinden cennete uzanan bir el var; Asiye validemizin eli. O, kocası Firavunu bahane etmedi. Bütün peygamberlerin imtihanları aileleri olmuşsa eğer, biz de imtihanlarımızın onlar olacağını unutmadan hazırlıklı olacağız.
3- Sahabe nesli ve aile dediğimiz zaman; Allah Resulü’nden (sas) bu işin ne demek olduğunu öğrenmiş bir nesil ve bu işin nasıl şekillendiğinin örneğini görürüz.
Allah Resulü (sas) Hira’dan inince Hz. Hatice’ye (rah) gitti, yani aile ile başladı bu yola.
Es’ad b. Zürare, Efendimiz’e (sas) “Nereden başlayalım Ya Resûlullah?” dediğinde “Evinizden” diyor. Sahabe nesli evlerini Kur’an evi yaptılar. Dedikoduya kapılarını kapattılar, beraber namaz kaldılar ve o evlerden Sahabe kıvamında çocuklar yetişti.
4- Sahabe nesli ve aile dediğimiz zaman; Allah’ın emri Peygamberin kavli ile kurduğumuz yuvayı nasıl yürüteceğimizi öğrenmiş oluruz.
Allah Resulü’nün (sas) evlilik ile alakalı bütün beyanlarını alt alta yazarsak kadına ve erkeğe söylediği bütün mesajlarını 2 kavram üzerinden söylediğine şahit oluruz. Erkeğe söylediği mesajları “Emanet” kavramı üzerinden söylüyor, kadına söylediği mesajları ise “Nimet” kavramı üzerinden söylüyor.
5- Sahabe nesli ve aile dediğimiz zaman; evlilik Allah’ın bizden istediği bir kurum, şeytan da bu kurumun en büyük düşmanı, Allah’ın istediğini şeytanın istediğine teslim etmeme adına bir çizgiyi öğrenmiş oluruz.
Nedir evlilik?
1- Evlilik nimettir.
Evlilik nimettir, öyle ise şükrü eda edilmelidir.
2- Evlilik ibadettir.
Evlilik ibadettir, öyle ise her ibadet gibi evliliğin de külfeti vardır ve o külfete katlanılmalıdır.
3- Evlilik dindir.
Evlilik dindir, öyle ise gözümüz gibi korunmalıdır.
4- Evlilik devlettir.
Evlilik devlettir, öyle ise her devletin olduğu gibi evliliğin de bir hukuku vardır. O hukuk en ince ayrıntısına kadar korunmalıdır.
5- Evlilik cihaddır.
Evlilik cihaddır, öyle ise her cihad için hazırlık gerektiği gibi evlilik için de hazırlık şarttır.
6- Evlilik imtihandır.
Evlilik imtihandır, öyle ise o imtihanın üstesinden gelmek için sabır kuşanılmalıdır.
Muhammed Emin Yıldırım Hocamız, konferansının sonunda evlerimizde vahdeti sağlamak adına 5 maddeyi bizlerle paylaşarak sözlerini nihayete erdirdi.
1- Sayfa Vahdeti
Haftanın en az bir günü sadece yarım saatimizi ayıralım. Televizyonlarımızı, internetimizi kapatalım, Allah’ın kitabını, Hz. Peygamber’in (sas) sözlerini ya da bir sahabe hayatını okuyalım. Eğer yaparsak yürüyüşümüz değişecek, konuşmalarımız değişecek, çocuklarımız değişecek, evlerimiz değişecek inşallah. Çünkü ilim bizim ağzımızdır. O azığımız azaldığı için şeytan orayı başka şeylerle dolduruyor.
2- Sofra Vahdeti
Günde en az bir öğün evde kaç kişiysek, aynı sofrada olalım ve sofrada muhabbet edelim. Evlerimizin sofraları evlerin suffalarıdır. Sahabe efendimiz çocuklarını kendi aralarındaki konuşmalarıyla yetiştirdi. Nesibe anamız çocuklarını orada yetiştirdi. Sümeyra anamız çocuklarını orada yetiştirdi. Ayşe anamız sahabenin gençlerini sofra başında yetiştirdi. Eğer sofralarımızda muhabbet azığı varsa o zaman bir şeyler oluyor.
3- Sevgi Vahdeti
Sevdiğimiz insanlar üzerinde vahdet sağlamalıyız. Unutmayalım, “Seven sevdiğinin sevdiklerini de sever.” Bu ilke ile birbirimizin sevdiklerine tahammül etmeliyiz.
4- Seccade Vahdeti
Beyler! Ne yapıp edin bir vakit namazınızı evde cemaatle kılın. Çocuklarınız size cemaat olsun. Eviniz Kur’an sesiyle şenlensin. Göreceksiniz evdeki bereketi, rahmeti, Allah’ın teveccühünü ve o evi ne kadar güzel hayırlara mazhar kılacağını.
5-Seyahat Vahdeti
Kendinize alışkanlık edinin, sadece ailenizle seyahate çıkın ve seyahat boyunca ailenizle vakit geçirin. Uzun olsun, kısa olsun fark etmez. Yolda çocuklarınızla ilgilenin, onlarla şakalaşın. Allah Resulü (sas) Ayşe anamızla şakalaşıyordu, onunla koşu yarışı yapıyordu.
Evlerimizi kurtarmak ailelerimizi inşa etmek istiyorsak bu alanlarda vahdeti sağlamalıyız.